İlamlı Takipte Ödeme İddiasına Dayalı Takibin Durdurulması ve Hacizlerin Kaldırılması İstemi

İlamlı Takipte Ödeme İddiasına Dayalı Takibin Durdurulması ve Hacizlerin Kaldırılması İstemi


Yayınlarım

T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 18. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞI

DOSYA NO : 2019/2111 KARAR NO : 2019/1638

TÜRK MİLLETİ ADINA
İSTİNAF KARARI

BAŞKAN : İBRAHİM ÇATALKAYA (32393)
ÜYE : İBRAHİM BALKAN (37394)
ÜYE : HAVA KANDEMİR (41460)
KATİP : ALİ DOLU (117435)

İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : YOZGAT İCRA HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/11/2017
NUMARASI : 2017/6 Esas 2017/161 Karar

DAVACI (Borçlu) : 
VEKİLİ : Av. HASAN TOK
Mebusevleri Şerefli Sokak No:27/3 Çankaya/ ANKARA

DAVALI (Temlik Eden ) : 
VEKİLİ : 

DAVALI(Temliken Alacaklı) :
VEKİLİ :

DAVA KONUSU : Şikayet
KARAR TARİHİ : 10/10/2019
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/10/2019

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının süresi içerisinde istinaf incelemesi borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya ahallinden daireye gönderilmiş olup, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü; Borçlu şirketin, icra emrinin 22/12/2016 tarihinde tebliğ edildiğini, icra emrinde alacaklı görünen ……Ltd.Şti adına haricen 102.000,00 TL ödeme yapıldığını, alacağın temliki tarafına bildirilmediğinden TBK.nın 186.maddesi gereğince iyi niyetle temlik edene yaptığı ödemenin geçerli olduğunu, muvazalı olarak alacağın temlik edildiğini, dosya borcunun tamamının icra emrinin tebliğinden sonra ödenmesi nedeniyle takibin durdurulması ve haciz işlemlerinin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, temlik eden alacaklı  ……Ltd.Şti’nin cevap dilekçesinde, icra emrinin tebliğinden dört gün sonra 26/12/2016 tarihinde posta çeki hesabına takibe konu borcun gönderildiğini, 21/12/2016 tarihinde takibe başlandığı gün alacağın Ç.T.’ye temlik edildiğini, tarafları aynı olan Ankara 6.İcra Müdürlüğünün 2015/10680 Esas sayılı dosyasından haciz ihbarnamesi gönderilmesi üzerine verilen cevapta dosyanın temlik edildiği ve alacaklının değiştiğinin şikayete konu takip dosyasından gönderilen yazı ile bildirildiğini, bu şekilde temlikten haberdar olduğunu, borçlunun iyi niyetli davranmadığını, haricen ödenen paranın haciz nedeniyle şikayetçinin alacaklı olduğu Ankara 6.İcra Müdürlüğü’nün 2015/10680 Esas ve 16.İcra Müdürlüğü’nün 2016/3058 Esas sayılı dosyalarına gideceğini, temlikin geçerli olduğunu savunduğu; mahkemece, takibin devamı sırasında alacaklının takip konusu alacağını üçüncü kişiye devretmesi halinde icra müdürlüğünün talep üzerine temliki borçluya bildireceği TBK.nın 186.maddesi gereğince takip konusu alacağın devredildiği, borçlu tarafa bildirilmemiş ise borçlunun önceki alacaklıya iyi niyetle ifada bulunarak borcundan kurtulabileceği düzenlenmiş ise de İİK.nın 33.maddesine göre borçlunun itfa itirazının icra emrinin tebliğinden sonraki döneme ilişkin ise mutlaka noterlikçe re’sen düzenlenmiş veya onaylanmış bir belge ya da icra tutanağı ile ispatlanması gerektiği, somut olayda, icra emrinin tebliğinden sonra 26/12/2016 tarihinde PTT aracılığı ile yapılan ödemelerin ve bu ödemelere ilişkin dekontların İİK.nın 33. maddesinde sayılan belgelerden olmadığı ve geçerli bir ödeme yapılmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği, bu karara karşı borçlunun şikayet dilekçesindeki nedenlerin yanında alacaklının ödemeye ve ödeme belgesine itiraz etmediği, kötü niyetli olarak üçüncü kişiye temlik edildiği, şikayet konusunun alacağın temlik edilmesi hususu ile ilgili olarak icra memur işlemini şikayet olduğundan bahisle istinaf incelemesi talep ettiği anlaşılmaktadır.


Başvuru, İİK.nın 33/2 ve TBK.nın 186.maddesi kapsamında ilamlı takipte ödeme iddiasına dayalı takibin durdurulması ve hacizlerin kaldırılması istemine ilişkindir.

Şikayete konu Yozgat İcra Müdürlüğü’nün 2018/15209 Esas (eski Yozgat 2. İcra Müdürlüğünün 2016/6297 Esas) sayılı takip dosyasının incelenmesinde;
Alacaklı …..Ltd.Şti’nin, Ankara Batı Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 23/12/2015 tarih ve 2014/406 Esas 2015/656 Karar sayılı kararına dayalı olarak ilamlı takibe başladığı, icra emrinin 22/12/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin, alacaklı ……Ltd.Şti’ye haricen 102.000,00 TL ödeme yapıldığından dosya borcundan düşülerek kalan tahsil harcı ve vekalet ücreti gibi bakiyenin bildirilmesi ve ödeme ile dosyanın kapatılması talebinde bulunduğu icra müdürlüğünün 29/12/2016 tarihli kararı ile alacaklı tarafından haricen tahsili kabule ilişkin bir beyanı bulunmadığı, bu yönde bir beyanın olması halinde borçlu vekilinin talebinin değerlendirilmesine ilişkin karar verildiği görülmektedir.

Borçlunun istinaf nedenlerinin değerlendirilmesi bakımından yasal düzenlemelere bakıldığında;
Alacağın temlikini düzenleyen Türk Borçlar Kanunu’nun 183. maddesine göre, “Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir.” 184. maddesinde de, alacağın devrinin geçerliliğinin yazılı şekilde yapılmış olmasına bağlı olduğu kabul edilmiştir.

TBK.nın 188. maddesinde de borçlunun, devri öğrendiği sırada devreden alacaklıya karşı sahip olduğu savunmaları, devralan alacaklıya karşı da ileri sürebileceği hüküm altına alınmıştır. Aynı kanunun 186. maddesinde ise, alacağın devri kendisine bildirilmeyen borçlunun önceki alacaklıya yaptığı iyiniyetli ifa ile borcundan kurtulacağı düzenlemesine yer verilmiştir.

Alacaklının takibe başladıktan sonra takibin devamı sırasında takip konusu alacağını üçüncü kişiye devretmesi halinde icra müdürü talep üzerine temliki borçluya bildirmelidir.

Somut olayda, alacaklı ……Ltd.Şti 21/12/2016 tarihinde takibe başlamış, aynı gün dosya alacağını Ç.T.’ye temlik etmiştir. Söz konusu temlikin borçlu tarafa bildirildiğine dair dosyada herhangi bir bilgi veya belge bulunmamaktadır.

Her ne kadar, alacaklı tarafından Ankara 6.İcra Müdürlüğünün 2015/10680 Esas 16.İcra Müdürlüğünün 2016/3058 Esas sayılı dosyalarından şikayete konu takip dosyasına gönderilen haciz müzekkerelerine 23/12/2016 tarihi itibariyle verilen cevapta alacağın temliki nedeniyle haczin uygulanamadığının bildirilmesi nedeniyle borçlunun bu şekilde temlikten haberdar olduğu iddia edilmiş ise de;
Ankara 6.İcra Müdürlüğünün 2015/10680 Esas sayılı dosyası alacaklısının B.Y. olduğu, diğer bir anlatımla şikayetçi şirket olmadığı; yine Ankara 16.İcra Müdürlüğünün 2016/3058 Esas sayılı dosyası alacaklısı şikayetçi şirket olsa da bu şekilde haciz müzekkeresine cevap verilmiş olması sözü edilen takip dosyasında haricen ödeme yapılan 26/12/2016 tarihinden önce temlikin öğrenildiğinin kabulü için bilgi ve belge yoktur.

Bu durumda, temlik eden alacaklıya borçlu tarafından yapılan ödemenin temlik bildirilmeden ve iyi niyetli olduğunun kabulü gerekir.

Mahkemece, PTT aracılığı ile yapılan ödeme ve bu ödemelere ilişkin dekontların İİK.nın 33/2.maddesinde sayılan belgelerden olmadığı gerekçesinin değerlendirilmesinde;
İİK.nın 33/2.maddesinde, ilama dayalı takiplerde icra emrinin tebliğinden sonraki döneme ilişkin itfa, imhal veya zamanaşımına dayanan geri bırakma isteklerinin her zaman yapılabileceği, bunlardan itfa veya imhale dayanan isteklerin mutlaka noterlikçe resen yapılmış veya tasdik edilmiş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır.

Madde hükmüne göre borçlunun itfa itirazı icra emrinin tebliğinden sonraki döneme ilişkin ise, itfa itirazının mutlaka noterlikçe re’sen düzenlenmiş veya onaylanmış bir belge ya da icra tutanağı ile ispatlanması gerekir. Burada imzası alacaklı tarafından ikrar edilen belgelere ve dekont vs. yer verilmemiştir. Ancak Yargıtay’ın süreklilik arzeden içtihatlarına göre, bu nitelikte bir belgeye dayalı olarak icra emrinin tebliğinden sonraki döneme ilişkin itfa itirazının ispatı mümkündür. Borçlunun ödeme iddiasını böyle bir belgeye dayandırması halinde alacaklıdan ödemelere karşı beyanının sorulması gerekir.
İnceleme konusu dosyada, borçlunun ödeme iddiasına dayanak yaptığı söz konusu belgelerden temlik eden alacaklı şirket adına toplamda 102.000,00 TL’nin 26/12/2016 tarihi itibariyle “Yozgat 2.İcra Müdürlüğünün 2016/6297 Esas sayılı dosya borcu” açıklamasıyla ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki, temlik eden alacaklı vekili sunduğu cevap dilekçesinde, haricen kendisine ödeme yapıldığını kabul etmektedir.

Şu halde, mahkemece, icra emrinin tebliğinden sonra 26/12/2016 tarihinde haricen 102.000,00 TL ödeme yapıldığı sabit olduğundan, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle TBK.nın 100.maddesi de dikkate alınarak dosya borcunun sona erip ermediği incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddi isabetli görülmemiş ve mahkeme kararının HMK.nın 353/1-a-6.maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmiştir.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Yozgat İcra Hukuk Mahkemesinin 03/11/2017 tarih ve 2017/6 Esas, 2017/161 Karar sayılı kararının HMK.nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılmasına,
2-Yukarıda açıklanan şekilde inceleme yapılıp karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
3-İstinaf başvurusu nedeniyle alınan 31,40 TL istinaf karar harcının istemi halinde (davacı) borçluya iadesine,

Dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 10/10/2019

İbrahim ÇATALKAYAİbrahim BALKANHava KANDEMİRAli DOLU
BaşkanÜyeÜyeÜye
373944146011743532393

SON PAYLAŞILANLAR

Son Paylaşımlar